Sovyet Devrimi’nin öncüleri arasında yer alan Lev Troçki’nin İstanbul Büyükada’daki köşkleri, şimdi yeni bir gizemli hikayeye ev sahipliği yapıyor. Gazeteci ve yazar Önay Yılmaz’ın kaleme aldığı “Troçki Evi” adlı roman, adadaki tarihi köşklerde işlenen cinayetlerin ardındaki sırları gün yüzüne çıkarıyor.
Bir Rum mimarın adadaki köşklerde gerçekleşen gizemli olayları araştırmasıyla başlayan hikaye, adadaki saklı kalmış geçmişin ve karmaşık ilişkilerin kapılarını aralıyor. Cinayetlerin ve köşklerin el değişimlerinin birbirleriyle bağlantısı olup olmadığı, adada saklanan sırların anahtarı olup olmadığı gibi sorulara odaklanılıyor.
Gizemli olaylar ve adanın karanlık yüzü
Roman, Troçki’nin sürgünden sonra kaldığı evlerde gerçekleşen cinayetleri araştıran, Rum asıllı mimar ve adada inzivaya çekilmiş gazeteci Ahmet Kerim’in hikayesiyle başlıyor. Olaylar derinleştikçe, adanın tarihi dokusu ve iç yüzü gün yüzüne çıkıyor. Dedektifler, adanın karanlık köşelerine inerek gerçekleri ortaya çıkarmaya çalışırken, aşk ve ihanet dolu karmaşık ilişkiler de gün yüzüne çıkıyor.
Yılmaz’dan yeni bir polisiyeye davet
Yılmaz, bu romanıyla adalar polisiyelerine yeni bir soluk getiriyor. Yazar, 1960 İstanbul doğumlu olup gazetecilik kariyerine Hürriyet gazetesinde başladı. Ayrıca “Nazilerle Beş Yıl”, “Bandırma Yolcuları” ve “Ölüm Deltası” gibi eserleri kaleme aldı. 2021’de Milliyet gazetesinde tefrika edilen “Bodrum’da Mandalina Cinayetleri” adlı polisiye romanı da okurlarla buluştu.
Bu içerik yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuştur. Bir hata olduğunu düşünüyorsanız lütfen iletişime geçin.
Yorumlar kapalı.